Küresel Sumud Filosu hareketinin aktivistlerinden Türkiye’den iki gazeteci Semanur Sönmez Yaman ve Ersin Çelik, ”Kur-an Yolcuları” takipçileri ile Amsterdam’da buluşturdu.
Comenius Lyceum’un lokalinde gerçekleşen program, Endonezyalı Hafız Dr. Ahmet Mizar’ın Kur-anı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra Sumud Filosu’nun hazırlanıp, yola çıkışını ve Gazze’de yaşam mücadelesi veren din kardeşlerimizin çektiği ızdırabı göz önüne seren slayt gösterisi düzenlendi.
Gazze’ye 57 mil kala, henüz uluslararası sularda iken İsrail ordusu’nun zodyak botları ile gemilerine çıktığını dile getiren, tutuklandıktan sonra saatlerce kafeste tutulduklarını söyleyen Gazeteci Semanur Sönmez Yaman, gazetemize şu açıklamada bulundu;
”Filistin mücadelesine, Sumud öncesi ve Sumud sonrası diye bakılmalıdır.”
Sumud’un öncelikli amacı dünyanın dikkatini yeniden Gazze’ye yöneltmekti, çünkü iki yıl süren soykırım sonrasında soykırım da sıradanlaşmaya başlamıştı. Dolayısıyla Sumud Filosu dünyanın dikkatini bir kez daha Gazze´ye çevirmeyi başardı. O yüzden bu önemli bir kazanım.
Sumud yüzde doksanlık bir başarıya ulaştı. Bugüne kadar anlatıyı hep İsrail kuruyordu. Dünya’ya hikaye anlatıyor ve olayları manipüle ediyordu. İlk kez bir şeyi manipüle edemedi. Denedi uğraştı ama olmadı. Sumud’un sivil bir hareket olduğunu ilk kez bütün dünya kabul etti. Bütün dünyadan destek geldi. Artı ilk kez Filistin konusunda müslümanlarla müslüman olmayanlar bu kadar büyük bir eyleme imza attılar. Bu da çok önemli. Artık bu bir din savaşı olmaktan çıktı. Yani tamamen bir insani meseleye dönüştü. Bu da çok önemli. Dünya liderleri ona göre adım atmak zorunda kaldılar.
”Sözde bir ateşkeş var!”
Ateşkes meselesini konuşmamız lazım. Çünkü sözde bir ateşkes var ve hala insanlar ölüyor. Gazze’nin açlık sınırında yaşayabilmesi için her gün 650 tır yiyecek girmesi gerekiyor. Bugüne kadar 200 tırdan daha fazla yiyecek hiç giremedi. Belirli ürünler asla giremiyor zaten. Yani abluka kalkmadı hala devam ediyor.
”Gençlere ilham olmak için buradayım”
İlk ağızdan dinlemek insanları gerçekten motive ediyor. İstiyorum ki gençler ilham alsınlar. Bunun yapılabilirliğini görsünler. Özellikle bu tür eylemler kadınlar için biraz daha zor. Ama buraya gelip gençlerle buluşarak onlara bir rol model olmak istedim. Onlar yapıyorsa biz de yapabiliriz desinler. Çünkü bu mücadelenin bir adım daha ileriye taşınması gerekiyor. O nedenle yeni bir hareket başlatmayı planlıyoruz. Önümüz kış olduğu için denizin durumu malum. Hareket muhtemelen ilkbahara kalacak.
Yaman’ın konuşmasından sonra kürsüye gelen ve yıkıntıların arasında hayata tutunmaya çalışan ve hala umutlarını yitirmeyen Filistinli kardeşlerimizin çektiği acıları dile getiren Gazeteci Ersin Çelik´in de görüşlerine de başvurduk;
”Gazze bizi kendimize getirdi”
Bildiğiniz üzere Sumud öncesinde Mısır’da Refah sınır kapısı’na bir yürüyüş olmuştu. Ben de o yürüyüse katılmıştım. Daha sonra Sumud Filosu ortaya çıktı. Derdi davası Gazze olan müslüman bir gazeteci olarak bu filoya da katılma ihtiyacı hissettim.
Sumud, büyük oranda amacına ulaştı. Ablukayı kırdı. Dünyada çok ses getirdi. Bütün dünyanın dikkatini Gazze´ye çekti. İsraili baskılayan bir irade oluştu ve İsrail bütün dünyayı karşısına almak zorunda kaldı. Dolayısıyla Sumud Filosu Ateşkes sürecini hızlandırmış oldu.
´´Yeni bir filo oluşturulacak´´
Ama abluka tam anlamıyla kalkmış değil. Onu kaldıracak bir güce ihtiyaç var. Belki yeni bir filo ortaya çıkacak. Bu konuda çalışmalar var. Devletlerin bir savaş senaryosunun içinde olmak istemediği bu dönemde böyle sivil, cesur, kararlı girişimlere ihtiyaç var.
Yapılan bu hareket toplum tarafından takdirle karşılandı. Dünya, filoyu bir sinema filmi gibi izledi. Çünkü onların destekledikleri bir mücadeleydi. Buna kara ile denizin birleşmesiydi diyebilirim. Şimdi o birleşmenin bir devamını yaşıyoruz. Burada olmak bana göre Sumud Filosu’nunda olmak kadar önemli. Çünkü bu gaddar ve cani soykırımcılara karşı mücadeleyi ancak böyle ortamlar inşa ederek sürdürebiliriz.





